26/12/1972 tarihinde, sabaha doğru dört ile beş arası, soğuk bir kış günü, dünyaya, herkes gibi ağlayarak geldim.
Tüm çoçukluk yıllarım 1. Levent’te Petrol sitesindeki parklarda geçti.
Faik Binal İlkokulu’nda okudum.
Etiler Lisesi’nde ortaokul ve liseyi tamamladım.
Otelcilik okuduktan sonra kendimi ilk önce Bursa’da Dikmen Otel’e
Oradan Bodrum’a attım, askere gidene kadar Bodrum’da kaldım.
Ne tesadüftür ki Isparta Komando Okulu’ndan sonra dağıtımım beni yine Bodrum’a attı.
Askerliği Bodrum Askeri Kampı’nda bitirdim.
Askerden geldim ve kendimi yeni maceralara attım; artık animatördüm…
Magic Life otellerinde tam beş yıl… Bu sayede, hem Avusturya’nın hem de Almanya’nın hemen hemen bütün kasabalarını gezdim.
Ve bir kız sevdim… Sadece onun için animatörlüğü bıraktım.
İstanbul’a tam torlistan döndüm.
Ama ne dönüş… Tam bir rezillikle geçti ilk yıl…
Ve sonra ne mi oldu? Ben Kankun-Meksika’ya gitmekten vazgeçmiştim. Bizim sevdiğimiz kız, kariyeri için Avusturya’ya gitti.
Bir yıl daha geçti, çileli… Sonra oğlumun annesi ile evlendim.
Oğlum oldu; güneşim, bebişim, meleğim, bir tanem, Tarkanım oldu. 08/10/2001’de saat 11:05’te, 3kg. 750gr. ağırlık ve 51cm. boyla…
Tarkan’ın annesini sevdim, ama olmadı. Tarkan daha çok küçükken boşandık.
Ve aradan zaman geçti, bir daha evlendim.
Bu sefer de sevdim dedim… Oda patladı 1,5 yıl dolmadan…
“Temmuz 2012 ve kendi şirketimi kurdum. Get adında kendi başıma ORSİAD adında Orman sektörüne yönelik bir gazete çıkarıyorum.”
Şimdilerde ise şiirler yazıyorum, biri var biliyorum, uzaklarda, deniz havasının her yeri kapladığı bir yerde o, ama hem uzak, hem ben korkuyorum.
Onun olduğunu bile bile yanlız yaşıyorum… Uzakta, “ben daha onu hak etmedim” diyip kendimi avutuyorum…
BU ARADA HALA OKUYORUM (HALKLA İLİSKİLER)
Ben laz uşağıyım.
Dağlar taşırım yüreğimde,
Sevdim mi inerim ovalara, yaşarım yalancı baharımı…
Gitti mi yarim çıkarım Karadeniz’e ,
Yakarım tüm takaları…
FİKRET DEMİR