Yer ve mekânın adı olmadığı bir ülkede yaşarmış bizim çocuk ile annesi…
Çocuk bir gün yüzü düşük bir halde eve girer… Annesine kırık biraz da titrek bir sesle
-Anne biz fakir miyiz der… Anne şaşırmıştır
-Nerden çıktı oğlum bu soru der… Oğlu ise biraz ağlamaklı
-Anne biz neden kokutamıyoruz her yeri… bak komşular her bayram ızgara yapıyor …yer gök mis gibi kokuyor der
Anne biraz burulur derin bir sessizlik olur… O anda anne nasıl desin köfte alacak bile paraları olmadığını… ama anadır işte… bir anda
– Tabi bizde kokuturuz der oğluna… Sen bekle der oğluna… Ben 5 dk gelirim der koşa, koşa çıkar sokağa
Çıkar ama ne yapacağını bilmeden atar kendini sokağa… elinde cebinde beş kuruşu yoktur aslında…
Akşam, akşam yolda yürümektedir… Ev de oğlu köfte beklemekte anne ise çaresizlik içinde… o anda bir ses duyulur
-Şiişt yavru ceylan arabada kaça yaparsın? Anne bir anda afala sa da arabadan sarkan adama bir bakar ki adam toz olur bir anda…
Akşam ise annenin üstüne git gide daha ağır gelmektedir…bir araba daha yanaşır annenin yanına soru aynı ama daha nazik tonda duyulur
– Araba da kaça olur? Anne aklında oğlu az ağlamaklı 100 e der… Kapı açılır
-Atla bakalım der… O ses
Anne eve gelir geç olsa da… Oğlu heyecanla
-Anne nerde kaldın der… ve gözleri annesinin elindeki poşetlere takılır… Heyecanla
-Anne diye annesine sarılır ve camı açıp avaz, avaz bağırır. BU AKŞAM BİZDE KOKUTACAĞIZZZZZZZ…
Eee ….. kısa dan hisse
1. Kokuturken ya da bir şeye özendirirken olmayanların o özendirdiğiniz şeyi almak için neleri feda edeceğini düşünün
2. Anne ya da babadan bir şey isterken bir kere daha düşünün
3. ve unutmayın her erkekle para için yatan orospu değildir…
FD